Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türk İşaret Dili
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • nwt Filipililer 1:1-4:23
  • Filipililer

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Filipililer
  • Kutsal Kitap Yeni Dünya Çevirisi
Kutsal Kitap Yeni Dünya Çevirisi
Filipililer

Filipililere Mektup

1 Mesih İsa’nın hizmetkârları+ Pavlus ve Timoteos’tan, Filipi’de+ Mesih İsa ile birlik içinde olan tüm kardeşlere,* cemaat gözetmenlerine ve hizmet görevlilerine,+

2 Babamız Tanrı’nın ve Efendimiz İsa Mesih’in lütfu ve barışı sizinle olsun.+

3 Sizi her anışımda, Tanrıma daima şükrediyorum;+ 4 ve sizin için her yakarışımda, sevinçle dua ediyorum.+ 5 Çünkü iyi haberi ilk günden bu yana desteklemektesiniz.+ 6 Şundan kesinlikle eminim ki, aranızda iyi bir işe başlayan, İsa Mesih’in gününe+ dek onu tamamlayacaktır.+ 7 Böyle düşünmekte hiç de haksız değilim; çünkü hem zincire vurulmuş+ olduğum sırada, hem de iyi haberin savunulmasında+ ve hukuken+ tanınmasında, benimle birlikte Tanrı’nın lütfunu paylaşan+ sizler, hepiniz yüreğimdesiniz.+

8 Hepinizi Mesih İsa’nınki gibi bir şefkatle+ nasıl özlediğime Tanrı şahidimdir. 9 Tam bir bilgi+ ve ayırt etme yeteneğiyle+ birlikte sevginizin daha da artması+ için sürekli dua ediyorum. 10 Böylece, nelerin daha önemli olduğunu saptayabilirsiniz+ ve Mesih’in gününe kadar kusursuz+ olup, kimseyi iman yolunda tökezletmeden,+ 11 Tanrı’nın yüceltilip övülmesi için,+ İsa Mesih sayesinde tüm yaşamınızı doğruluk meyveleriyle+ doldurabilirsiniz.

12 Kardeşler, şimdi şunu bilmenizi isterim ki, başıma gelen olaylar aslında iyi haberin yayılmasıyla sonuçlanmıştır.+ 13 Mesih uğrunda hapsedildiğimi,+ İmparatorluk Muhafız Alayı da dahil olmak üzere herkes+ öğrendi.+ 14 Böylece, Efendimizin hizmetindeki kardeşlerin çoğu, zincire vurulmuş olmamdan aldıkları güvenle, Tanrı’nın sözünü korkusuzca bildirmek üzere daha büyük bir cesaret gösteriyorlar.+

15 Gerçi, bazıları Mesih’i haset ve rekabet duygularıyla,+ diğerleri ise iyi niyetle+ duyurmaktadır. 16 Bunu iyi niyetle yapanlar Mesih’i sevgiden dolayı ilan ediyorlar, çünkü burada iyi haberin savunulması+ uğruna bulunduğumu biliyorlar. 17 Öbürleriyse bunu temiz bir niyetle değil çekişme ruhuyla+ yapıyorlar; böylelikle hapisteyken beni daha da sıkıntıya+ düşüreceklerini umuyorlar. 18 Fakat bunun ne önemi var? İster art niyetle+ ister iyi niyetle olsun, Mesih her şekilde ilan ediliyor+ ve ben bundan sevinç duyuyorum. Evet, sevinmeye de devam edeceğim. 19 Çünkü sizin yakarışlarınız+ ve İsa Mesih’in ruhunun+ yardımıyla, bunun kurtuluşumla sonuçlanacağını biliyorum. 20 Özlem dolu beklentime+ ve ümidime+ dayanarak, hiçbir şekilde utanmayıp+ tam bir cesaretle konuşacağım ki,+ her zaman olduğu gibi şimdi de, ister hayatımla ister ölümümle olsun,+ Mesih benim aracılığımla+ yüceltilsin.

21 Benim için yaşamak Mesih’tir+ ve ölmek+ kazançtır. 22 Fakat eğer hayatım devam edecekse, bu benim için verimli bir hizmet+ anlamına gelir; yine de bir tercih belirtmiyorum. 23 Ben bu iki seçeneğin baskısı altındayım;+ fakat aslında ben kurtuluşu ve Mesih’le birlikte olmayı arzu ediyorum,+ çünkü bu elbette çok daha iyidir.+ 24 Ancak, benim hayatta kalmam sizin açınızdan daha gereklidir.+ 25 Bundan emin olarak, sizlerle kalacağımı,+ ilerlemeniz+ ve imanınızın verdiği sevinci tatmanız için sizlerle birlikte yaşamaya devam edeceğimi biliyorum. 26 Dolayısıyla, Mesih İsa sayesinde sahip olduğunuz sevinç, yanınıza tekrar gelişimle daha da coşkun olsun.

27 Ancak, yaşayışınız Mesih’le ilgili iyi habere layık+ olsun. Böylece, yanınıza gelip sizi görsem de, yanınızda olmasam da, iyi habere imanınız uğrunda omuz omuza mücadele ederek, tek ruh ve tek vücut*+ halinde sarsılmadan durduğunuzu 28 ve muhaliflerinizden+ hiçbir şekilde yılmadığınızı işiteyim. Bu, onların yıkıma uğrayacağının, fakat sizin kurtulacağınızın işaretidir,+ bu da Tanrı’dandır. 29 Çünkü size sadece Mesih’e iman etme+ değil, onun uğrunda acı çekme+ imtiyazı da verildi. 30 Vermiş olduğum mücadeleyi gördünüz,+ şimdi de bunu nasıl sürdürdüğümü işitiyorsunuz.+ İşte aynı mücadeleyi siz de veriyorsunuz.

2 Öyleyse, Mesih’in takipçisi olarak birbirinizi teşvik ediyor,+ sevgiyle teselli ediyorsanız; birbirinize duygudaşça davranıp+ içten bir şefkat+ ve merhamet gösteriyorsanız, 2 sevincim tam olsun diye, aynı düşünüşü+ ve aynı sevgiyi paylaşın; tek yürek olup fikir birliği içinde kalın.+ 3 Hiçbir şeyi birbirinizle çekişerek+ veya kendini beğenmiş+ bir tutumla yapmayın; tersine, başkalarını kendinizden üstün tutarak alçakgönüllü davranın.+ 4 Sadece kendinizle ilgilenmeyin,+ başkalarıyla da ilgilenmeye dikkat edin.+

5 Mesih İsa’nın zihniyetine bağlı kalın.+ 6 O, Tanrı’ya benzer yapıda olduğu halde,+ Tanrı’ya eşit olmayı* aklından bile geçirmedi.+ 7 Fakat her şeyini bıraktı ve kul yapısını alıp+ insan olarak var oldu.+ 8 Üstelik, insan olarak var olduğunda+ kendisini alçalttı ve ölene dek, evet, işkence direği*+ üzerinde ölene dek itaatli oldu.+ 9 İşte bu nedenle de Tanrı onu daha yüksek bir konuma getirdi+ ve ona her isimden büyük bir isim verdi ki,+ 10 gökte, yerde ve yer altında olan herkes İsa’nın ismini tanıyarak diz çöksün+ 11 ve her dil, İsa Mesih’i Efendi+ olarak kabul ettiğini açıkça söyleyerek+ Babamız Tanrı’yı yüceltsin.+

12 Evet sevgili dostlarım, ben sizinleyken her zaman söz dinlediniz,+ şimdi yanınızda yokken daha büyük bir istekle itaat edip, her biriniz korkuyla+ titreyerek kurtuluşa erişmeye çalışın; 13 çünkü, isteklerinizi ve davranışlarınızı Kendi uygun gördüğü biçimde yönlendirerek+ sizde etkisini gösteren Tanrı’dır.+ 14 Hiçbir şeyi söylenerek+ ve çekişerek+ yapmayın ki, 15 yoldan çıkmış bozuk bir neslin+ ortasında kusursuz+ ve saf, Tanrı’nın lekesiz çocukları+ olasınız 16 ve hayat sözüne+ sıkıca yapışıp, onların arasında dünyanın ışıkları olarak parlayasınız.+ Böylece, ben de bu yolda boşuna koşmamış ve emek harcamamış olduğumu+ bilerek Mesih’in gününde kıvanç duyayım.+ 17 Yine de, imanla sunduğunuz kurbanın+ ve hizmetin üzerine dökülen bir sunu+ olsam da+ bundan memnunum ve sizlerle birlikte seviniyorum.+ 18 Şimdi aynı şekilde siz de memnun olun ve benimle birlikte sevinin.+

19 Ayrıca, Efendimiz İsa’nın izniyle Timoteos’u yakında size göndermeyi ümit ediyorum; böylece durumunuzu öğrenip içimi rahatlatabilirim.+ 20 Çünkü durumunuzla candan ilgilenebilecek+ nitelikte başka kimsem yoktur. 21 Ötekiler Mesih İsa’nın işleriyle değil kendi işleriyle ilgileniyor.+ 22 Fakat Timoteos’un kendini kanıtlamış olduğunu, babasına yardım eden bir çocuk gibi,+ iyi haberin yayılması için benimle birlikte nasıl canla başla hizmet ettiğini bilirsiniz. 23 Bu nedenle durumum belli olur olmaz onu yanınıza göndermeyi ümit ediyorum. 24 Fakat ben de Efendimizin izniyle yakında oraya geleceğime inanıyorum.+

25 Ayrıca, bana yardım etmesi için yolladığınız özel hizmetçi ve temsilciniz, kardeşim, iş arkadaşım+ ve mücadele arkadaşım+ Epafroditos’u+ yanınıza göndermeyi gerekli gördüm. 26 Çünkü sizleri görmeyi çok arzu ediyor ve hasta olduğunu işittiğiniz için çok üzülüyor. 27 Gerçekten de ölüm derecesinde hastalanmıştı; fakat Tanrı ona merhamet etti,+ aslında sadece ona değil bana da merhamet etti, yoksa kederime keder katılacaktı. 28 Dolayısıyla, onu görüp tekrar sevinesiniz diye kendisini bir an önce yanınıza gönderiyorum; böylece benim de üzüntüm azalacak. 29 Bu nedenle, onu Efendimizin hizmetçilerine her zaman yaptığınız gibi sevinçle karşılayın+ ve böyle kişilere değer verin.+ 30 Çünkü o bana, yokluğunuzu hiç hissettirmeyecek şekilde hizmet etti+ ve Efendimizin işi uğruna canını tehlikeye atıp ölümün eşiğine geldi.+

3 Sonuç olarak kardeşlerim, Rabbin hizmetinde sevinmeye devam edin.+ Size aynı şeyleri yazmak bana zahmet vermez, bu sizin güvenliğiniz içindir.

2 Kirli adamlardan* sakının,+ zararlı kişilerden sakının, sünneti savunanlardan* sakının.+ 3 Çünkü gerçek sünnetliler,+ Tanrı’nın ruhuyla+ kutsal hizmet sunan bizleriz. Biz Mesih İsa ile övünürüz,+ bedensel özelliklere güvenmeyiz.+ 4 Bedensel özelliklere güvenmek için nedenleri olan biri varsa, o da benim.

Eğer bir kimse bunlara güvenmek için nedenleri olduğunu düşünüyorsa, benim daha fazla var:+ 5 Sekiz günlükken sünnet edildim,+ İsrail soyundanım, Benyamin kabilesindenim;+ İbrani ana babadan doğmuş bir İbraniyim;+ kanun derseniz, bir Ferisiydim;+ 6 gayret derseniz, cemaate zulmettim;+ kanun önündeki doğruluk derseniz bu konuda bir eksiğim görülmedi. 7 Fakat benim için kâr olan şeyleri Mesih uğrunda zarar saydım.+ 8 Evet, Efendim Mesih İsa’yla ilgili bilginin+ üstün değeri karşısında gerçekten her şeyi değersiz görüyorum. Onun uğrunda her şeyi kaybetmeye razıyım ve hepsini süprüntü sayıyorum,+ yeter ki Mesih’i kazanayım 9 ve onunla birlik içinde bulunayım; böylece, kanuna uyarak eriştiğim kendi doğruluğuma değil,+ Mesih’e imanla+ erişilen, Tanrı’nın iman temeline dayandırdığı doğruluğa+ bel bağlayayım. 10 Mesih’i tanıyayım, dirilişindeki gücü+ bileyim, acılarını paylaşayım+ ve onunkine benzer bir ölüme boyun eğeyim.+ 11 Ve mümkünse ilk* dirilmeye+ erişebileyim.

12 Şimdiden ödülü almış ya da kusursuzluğa erişmiş+ değilim. Fakat Mesih İsa beni emrine aldığında benim için ne düşündüyse,+ onu elde edebilmek+ için uğraşıyorum.+ 13 Kardeşler, henüz kendimi ödülü elde etmiş saymıyorum. Fakat bir şey var ki, geride kalan şeyleri unutarak+ ve ilerideki şeylere uzanarak,+ 14 ödül+ hedefine doğru koşuyorum.+ Bu ödül, Tanrı’nın bize Mesih İsa aracılığıyla yaptığı gökte yaşama çağrısıdır.+ 15 Öyleyse aramızda olgun+ olan herkes bu zihniyete+ sahip olsun. Eğer herhangi bir konuda başka türlü düşünme eğilimindeyseniz, Tanrı doğru tutumun ne olduğunu anlamanızı sağlayacaktır. 16 Ne ölçüde ilerlemiş olursak olalım, aynı düzenle ilerlemeye+ devam edelim.

17 Kardeşler, hepiniz beni örnek alın;+ ayrıca bıraktığımız örneğe göre yaşayanları+ da dikkatle izleyin. 18 Çünkü Mesih’in işkence direğinin düşmanı olarak yaşayan birçok kişi var;+ onlardan size sık sık bahsederdim, şimdi de ağlayarak söz ediyorum. 19 Onların sonu yıkımdır,+ tanrıları beden arzularıdır,+ utanç duymaları gereken şeylerle gurur duyarlar+ ve akılları bu dünyaya ait şeylerdedir.+ 20 Bize gelince, bizim vatanımız+ göklerdedir+ ve oradan bir kurtarıcının, Efendimiz İsa Mesih’in gelmesini+ özlemle bekliyoruz.+ 21 O, zavallı durumdaki bedenlerimizi değiştirip+ kendi görkemli bedenine benzer kılacak.+ Bunu sahip olduğu güçle, her şeyi kendisine boyun eğdirecek+ gücün işleyişiyle+ yapacak.

4 Dolayısıyla, sevincimin tacı+ olan, sevdiğim ve özlediğim siz değerli kardeşlerim, Rab yolunda böyle kararlı bir tavrı koruyun.+

2 Evodiya’ya ve Sintihi’ye Rab yolunda düşünce birliği+ içinde olmalarını tembih ediyorum. 3 Evet, aynı boyunduruğu paylaştığım+ sevgili arkadaşım, senden de bu kadınlara yardım etmeni istiyorum. Onlar iyi haber uğrunda benimle,+ Klemens’le ve isimleri+ hayat kitabında yazılı+ olan diğer iş arkadaşlarımla+ birlikte omuz omuza mücadele ettiler.

4 Rab yolunda her zaman sevinçli olun.+ Evet, sevinçli olun!+ 5 Makullüğünüz+ herkesçe bilinsin. Rab yakınınızdadır.+ 6 Hiçbir konuda kaygı çekmeyin,+ her dileğinizi Tanrı’ya dua ve yakarışla,+ şükrederek bildirin.+ 7 Tanrı’nın, her düşünüşün çok üstünde olan barışı,+ Mesih İsa aracılığıyla yüreğinizi+ ve zihninizi koruyacaktır.

8 Sonuç olarak kardeşler, gerçek olan ne varsa, ciddiye alınması gereken ne varsa, doğru olan ne varsa, saf ve temiz+ olan ne varsa, sevimli olan ne varsa, hakkında olumlu konuşulan ne varsa, erdemli ve övgüye değer olan ne varsa, onlar üzerinde düşünün.+ 9 Benden öğrenip kabul ettiğiniz, benden işittiğiniz ve gördüğünüz şeyleri yapın;+ barış Tanrısı+ sizinle olacaktır.

10 Beni tekrar düşünmeye başladığınız için Rab yolunda büyük sevinç duyuyorum.+ Aslında düşünüyordunuz, ama bunu göstermek için fırsatınız olmamıştı. 11 Bunları muhtaç durumda olduğum için söylemiyorum, çünkü ben her koşulda elimdekiyle yetinmeyi öğrendim.+ 12 Gerçekten de, yokluk içinde olmayı da bilirim,+ bollukta olmayı da bilirim. Her bakımdan ve her koşulda, tok olmanın ve aç olmanın, bollukta olmanın ve yokluk çekmenin sırrını öğrendim.+ 13 Çünkü beni kuvvetlendirenin sayesinde her şeyi yapabilirim.+

14 Yine de sıkıntılarıma+ ortak+ olmakla iyi ettiniz. 15 Ey Filipililer, aslında siz de bilirsiniz ki, iyi haberi duyurma işi yeni başladığında, Makedonya’dan ayrıldığım zaman, karşılıklı olarak bir şeyler paylaştığım sizden başka bir cemaat yoktu.+ 16 Çünkü Selanik’teyken bile ihtiyaçlarımı karşılamak için bana iki kez yardım göndermiştiniz. 17 Ben armağan peşinde değilim,+ size daha büyük kazanç getirecek olan iyi meyvelerinizle+ ilgileniyorum. 18 Zaten her şeye dolu dolu sahibim, bolluk içindeyim. İhtiyaçlarım fazlasıyla giderildi, gönderdiğiniz armağanları Epafroditos’tan+ aldım. Bunlar Tanrı’nın hoşuna giden, hoş kokulu,+ makbul kurbanlardır.+ 19 Buna karşılık Tanrım,+ Mesih İsa aracılığıyla, tüm ihtiyaçlarınızı görkemli zenginliğiyle+ bol bol karşılayacaktır.+ 20 Babamız Tanrı sonsuza dek yüceltilsin.+ Amin.

21 Mesih İsa’yla birlik içinde+ olan kardeşlerin her birine selamlarımı+ söyleyin. Yanımda olan kardeşler de size selamlarını gönderiyorlar. 22 Tüm kardeşler ve özellikle imparatorun ev halkından olanlar size selamlarını gönderiyorlar.+

23 Tutumunuz size Efendimiz İsa Mesih’in lütfunu kazandırsın.+

[Dipnotlar]

Flp 1:1 Sözcük anlamıyla, “kutsal kişilere”

Flp 1:27 Sözcük anlamıyla “can”; Ek 3’e bakın.

Flp 2:6 Sözcük anlamıyla, “eşitliği ele geçirmeyi”

Flp 2:8 Ek 17’ye bakın.

Flp 3:2 Sözcük anlamıyla, “köpeklerden”

Flp 3:2 Sözcük anlamıyla, “bedeni sakatlayanlardan”

Flp 3:11 Ya da “daha önceki”

    Türk İşaret Dili Yayınları (2007-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türk İşaret Dili
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş